22. 08 "Acı kaçınılmazdır. ıstırap bir seçimdir"
1/2
Murakami'den alıntı.
Belki düşüneceğim, İncil'deki mesaj..
.. ancak İsa'nın yeniden gelişiyle her şey nihayetinde düzeltilecektir.
Acı çekmemeyi öğrenebilir miyim?
Murakami'nin alıntısı, beni neyin ezdiği ve yaşam isteğimi neyin aldığını kendimin belirlediğini hatırlatıyor.
Acı çekerken, bunu tam bir başarısızlık ve kayıp olarak görmemeyi öğrenebilir miyim? Seçimim var.
Rab İsa, İncil'de, birinin arkasından giderken kendi haçını taşımadan gidemeyeceğini söylüyor (Mt 10,38). Ya bunu, benim rızam olmadan sırtıma konmuş nefret edilen bir şey olarak göreceğim ya da Rab İsa'nın teklifini kabul edeceğim: "Haçını benimle alacaksın, birlikte taşıyacağız. Dahası, Rab İsa'ya inanırsam ve onunla yaşam zorluklarını yaşamaya başlarsam, yüküm ve boyunduruğum tatlı ve hafif olacaktır.
Murakami bana ne diyor?
Hristiyan için, geçilmesi çok zor olan böyle bir durum ve deneyim yoktur, çünkü zaferimin garantisi bizzat Rab Tanrı'dır. Onunla yakın olursam, her şeyi atlatırım. Onsuz hiçbir şey mümkün değil.
Durdur: eğer Tanrı ile zor durumları geçme ve benim için fazla ağır olan yükleri kaldırma imkanım varsa, neden bunu yapmayayım? Kaçınılmaz acı artık korkunç bir ıstırap olmak zorunda değil.
Seçim yapabilirim.
O halde Tanrı ile olmayı seç.
*Sözler daha az veya daha çok Adam Szustak OP'nin “Sabah Şusta Kahve Öncesi Panda-Felsefi-Komik-Film Günlük Motivasyonel” kitabından alınmıştır.
Yazar yazıyor: günlük okurken, hayatımızın sadece kıyıdan kıyıya sürüklenmek, olaylara ve insanlara tembel bir şekilde çarpmak değil, gerçek bir patlama, 🌋 iyilik ve kurtuluşa götüren anlam olması için her şeyi yapalım.
2/2 İş açısından
Beni ne yönlendiriyor? Alışkanlıklar. Bilincin altında, davranış kalıbıdır.
İstediğim alışkanlıklar üzerinde mi çalışıyorum? Yoksa kararlarıma inatla mı bağlı kalıyorum? Hangileri bir hafta veya iki hafta sürecek.
🐘 mi yoksa 🐜 mi ile mi ilgileniyorum? Gerçek güce sahip olanı biliyor muyum?
1/2
Murakami'den alıntı.
Belki düşüneceğim, İncil'deki mesaj..
.. ancak İsa'nın yeniden gelişiyle her şey nihayetinde düzeltilecektir.
Acı çekmemeyi öğrenebilir miyim?
Murakami'nin alıntısı, beni neyin ezdiği ve yaşam isteğimi neyin aldığını kendimin belirlediğini hatırlatıyor.
Acı çekerken, bunu tam bir başarısızlık ve kayıp olarak görmemeyi öğrenebilir miyim? Seçimim var.
Rab İsa, İncil'de, birinin arkasından giderken kendi haçını taşımadan gidemeyeceğini söylüyor (Mt 10,38). Ya bunu, benim rızam olmadan sırtıma konmuş nefret edilen bir şey olarak göreceğim ya da Rab İsa'nın teklifini kabul edeceğim: "Haçını benimle alacaksın, birlikte taşıyacağız. Dahası, Rab İsa'ya inanırsam ve onunla yaşam zorluklarını yaşamaya başlarsam, yüküm ve boyunduruğum tatlı ve hafif olacaktır.
Murakami bana ne diyor?
Hristiyan için, geçilmesi çok zor olan böyle bir durum ve deneyim yoktur, çünkü zaferimin garantisi bizzat Rab Tanrı'dır. Onunla yakın olursam, her şeyi atlatırım. Onsuz hiçbir şey mümkün değil.
Durdur: eğer Tanrı ile zor durumları geçme ve benim için fazla ağır olan yükleri kaldırma imkanım varsa, neden bunu yapmayayım? Kaçınılmaz acı artık korkunç bir ıstırap olmak zorunda değil.
Seçim yapabilirim.
O halde Tanrı ile olmayı seç.
*Sözler daha az veya daha çok Adam Szustak OP'nin “Sabah Şusta Kahve Öncesi Panda-Felsefi-Komik-Film Günlük Motivasyonel” kitabından alınmıştır.
Yazar yazıyor: günlük okurken, hayatımızın sadece kıyıdan kıyıya sürüklenmek, olaylara ve insanlara tembel bir şekilde çarpmak değil, gerçek bir patlama, 🌋 iyilik ve kurtuluşa götüren anlam olması için her şeyi yapalım.
2/2 İş açısından
Beni ne yönlendiriyor? Alışkanlıklar. Bilincin altında, davranış kalıbıdır.
İstediğim alışkanlıklar üzerinde mi çalışıyorum? Yoksa kararlarıma inatla mı bağlı kalıyorum? Hangileri bir hafta veya iki hafta sürecek.
🐘 mi yoksa 🐜 mi ile mi ilgileniyorum? Gerçek güce sahip olanı biliyor muyum?
1 user upvote it!
0 answers